Güçlü olmak dengeyle ilgili

 
Güçlü olmak dengeyle ilgili Güçlü olmak dengeyle ilgili

Senaryoda en çok ilgimi çeken de bu konumlandırmalar oldu. Seyircinin bundan çok hoşlandığını düşünüyorum. Anne olduktan sonra hangi işi yaparsanız yapın öncelikleriniz değişiyor. Peki onları yaşamda güçlü olmaları için nasıl yetiştiriyorsunuz?Ben ve kızlar, Amazonlar gibi savaştık o süreçlerde. ",. Bir şekilde hallettik, kolay olduğunu söyleyemem. ) Etiketlendiklerim önüme düşüyor, okuyorum gördüklerimi. Bu, onun hafızalara kazınan sayısız rolünden yalnızca biri. Son dönemde gördüğüm en komik yorum şuydu: “Yeter artık lütfen Ayça Bingöl’e fakir rolleri oynatmayın. Binlerce insanın motivasyonu, ilham kaynağı olmak benim için tarifsiz mutluluk ve doyum kaynağı. Daha az iş, daha çok aile ve çocuklar. Eskiden sosyal medya mı vardı. Yaptıkça yapabilme gücünüz ve kendinize olan inancınız artıyor. - Songül çok güçlü bir kadın. Songül, Hayriye, Medine üçlüsünü bağırlarına bastılar. Ayça Bingöl bugünlerde “Kirli Sepeti”nin Songül’ü olarak pazar akşamları televizyon ekranlarında karşımıza çıkıyor. Artık yeterrrr!!!”BİLDİĞİM TEK ŞEY OYUNCULUK- Oyunculuk mesleğinde kendini ispat etmek ve yer edinmek mutlaka zorlu süreçler. (Gülüyor. Zaten bildiğim tek şey oyunculuk, başka ne yapabilirim ki? Emekliliği de yok oyunculuğun, sağlığım yerinde olduğu sürece sevdiğim işlerin içinde olacağım inşallah. EN GÜLDÜREN YORUM- Sosyal medyada hakkınızda yazılanları ne kadar okuyorsunuz? Hakkınızda yazılan en ilginç veya sizi en çok güldüren yorum nedir?Çok okumam, öyle bir alışkanlığım yok. Bu da mesleğinizle olan bağınızla ilgili çok şey anlatıyor. Bugüne kadar çoğu senaryoda yukardakilerin hikâyesi ana aks olarak akarken aşağıdakileri yan hikâye unsuru olarak izledik. Şimdi sekiz yaşında oldular. Koşullara uyum sağlama becerisi yani “rezilyans”. Ancak biz burada esas aşağıdakilerin hayat mücadelelerini, dertlerini, maceralarını, aşklarını ve yukarıdakilerle iç içe geçmiş ilişkilerini izliyoruz. Bu bağlamda anlaşabildiğim yapımcılarla ve sevdiğim senaryolarda çalıştım. Ruhsal ve fiziksel olarak sağlıklı bireyler olarak devam etmelerine çok yardımcı olacaktır. Aslında size, güçlü bir karakter olmasıyla benzediğini düşünüyorum. ",Rol verdiği karakterler, yer aldığı öykülerle kadınlara esin olan Ayça Bingöl şimdi “Kirli Sepeti”nin Songül’ü olarak ekranlarda. Galiba Songül gibi inatçıyım, en çok bu yönümüz benziyor. - Zorlu bir doğum süreci yaşamıştınız ama sonrasında hızlıca sahnelere ve ekranlara döndünüz. Tiyatroya ara vermedim, saat olarak daha rahat. ‘AMAZONLAR GİBİ SAVAŞTIK’- İkizleriniz Aylin ve Leyla yaşam mücadelesinin daha başında zorlu evreleri atlatmayı başarmış bireyler. . Gelen teklifler için de benim yeni anne olarak çalışma şartlarım belliydi. - Kirli Sepeti ülkemizdeki dizi formatını tamamen tersyüz eden bir senaryoya sahip. Yaşamda esnek ve dayanıklı olabilmelerini önemsiyorum daha çok. Siz ne zaman Ben bu mesleği yapabiliyorum galiba dediniz kendinize?İstikrarla uzun maratonlar koşmayı başarabildiğimden sanırım. Yıllar içinde yaşamın içinden o kadar çok kadınla sohbet etme şansım oldu ki bu konuyla ilgili. Bu açıdan doğuştan güçlü ve dirençli olduklarını söyleyebiliriz sanırım. Biraz daha rahatladım; çünkü büyüdüler; okulları, kendi sosyal yaşantıları var. Bir yandan çalışıp bir yandan annelik yapmak zor. Hem izleyiciye yaşattığı duygular, verdiği mesajlar hem de kişisel yaşam öyküsüyle “Güçlü kadın” tanımlamasının altını sonuna kadar dolduran Bingöl ile ekrandan yaşama doğru keyifli bir sohbet yaptık. Ancak yapılan işlerin içeriklerinin de niteliklerinin de seviyesi oldukça yukarıdaydı. Çoğu oyuncu birkaç sene ara verebilirdi ama siz tercih etmediniz. Devam etme gücümün büyük bir kısmını seyirciden alıyorum. Aşağıda konumlananların gözünden yukarıdakileri görüyoruz. Bazen çocukları da oyuna, kulise, turneye götürdüm. Yaşadığımız ülkede her şey o kadar zor ki bazı şeylerin de kolay hallolmasını istiyorsunuz. Bir anlamda hayattaki figüranların başrol olduğu bir dizi. Aslında koşullar belirledi o dönem işlerin gidişatını. - Songülün öyküsü yaşamda tek başına var olan, olmaya çalışan kadınlar için de çok önemli. Büyümelerinin her anına eşlik etmek istiyorum. Siz kendisiyle benzerlikler gördünüz mü?Evet kendimi bazı konularda güçlü buluyorum ama hayat bazen sizi mecbur bırakır ya güçlü olmaya o zamanlar pek hoşuma gitmiyor açıkçası. Toplumun her kesiminden insanın bağ kurup özdeşleşebileceği dünyalar yaratıldı. . Güçlü olmak bu unsurları dengede tutarak daha mümkün geliyor bana. Rolünüzü oynarken bu da ayrı bir motivasyon kaynağı oluyor mu?Televizyon kariyerimde oynadığım karakterler tek başına var olmaya çalışan kadınları anlatmaya çalışmakla çok özdeşleşti. Tabii ki bunda özel kanal sayısıyla birlikte projelerin sayısının az olmasının da etkisi vardı. 90’LAR TABİİ Kİ- Hem 90lı yıllarda hem 2000lerin başında hem de günümüz yapımlarında rol almış biri olarak içerik, konu ve samimiyet açısından bir kıyaslama yapacak olursanız hangi dönemi öne çıkarırsınız?90ları ön plana çıkarırım çünkü 90ların sonu 2000lerin başı, içerik ve dizilerin süreleri açısından daha gerçek ve samimiydi. Senaryo, oyuncu seçimleri ve yönetmen isimlerine de bakarsanız çok efsane kadrolarla efsane işler çıkarıldığını görebilirsiniz.

Güçlü olmak dengeyle ilgili

Aslında size, güçlü bir karakter olmasıyla benzediğini düşünüyorum. ",Rol verdiği karakterler, yer aldığı öykülerle kadınlara esin olan Ayça Bingöl şimdi “Kirli Sepeti”nin Songül’ü olarak ekranlarda. Anne olduktan sonra hangi işi yaparsanız yapın öncelikleriniz değişiyor. Hem izleyiciye yaşattığı duygular, verdiği mesajlar hem de kişisel yaşam öyküsüyle “Güçlü kadın” tanımlamasının altını sonuna kadar dolduran Bingöl ile ekrandan yaşama doğru keyifli bir sohbet yaptık. EN GÜLDÜREN YORUM- Sosyal medyada hakkınızda yazılanları ne kadar okuyorsunuz? Hakkınızda yazılan en ilginç veya sizi en çok güldüren yorum nedir?Çok okumam, öyle bir alışkanlığım yok. Bu da mesleğinizle olan bağınızla ilgili çok şey anlatıyor. Gelen teklifler için de benim yeni anne olarak çalışma şartlarım belliydi. Yaşamda esnek ve dayanıklı olabilmelerini önemsiyorum daha çok. Rolünüzü oynarken bu da ayrı bir motivasyon kaynağı oluyor mu?Televizyon kariyerimde oynadığım karakterler tek başına var olmaya çalışan kadınları anlatmaya çalışmakla çok özdeşleşti. ",. ) Etiketlendiklerim önüme düşüyor, okuyorum gördüklerimi. Bazen çocukları da oyuna, kulise, turneye götürdüm. Son dönemde gördüğüm en komik yorum şuydu: “Yeter artık lütfen Ayça Bingöl’e fakir rolleri oynatmayın. Şimdi sekiz yaşında oldular. Bu bağlamda anlaşabildiğim yapımcılarla ve sevdiğim senaryolarda çalıştım. Galiba Songül gibi inatçıyım, en çok bu yönümüz benziyor. - Zorlu bir doğum süreci yaşamıştınız ama sonrasında hızlıca sahnelere ve ekranlara döndünüz. Zaten bildiğim tek şey oyunculuk, başka ne yapabilirim ki? Emekliliği de yok oyunculuğun, sağlığım yerinde olduğu sürece sevdiğim işlerin içinde olacağım inşallah. Senaryo, oyuncu seçimleri ve yönetmen isimlerine de bakarsanız çok efsane kadrolarla efsane işler çıkarıldığını görebilirsiniz. Büyümelerinin her anına eşlik etmek istiyorum. Bir yandan çalışıp bir yandan annelik yapmak zor. Eskiden sosyal medya mı vardı. - Songülün öyküsü yaşamda tek başına var olan, olmaya çalışan kadınlar için de çok önemli. Aslında koşullar belirledi o dönem işlerin gidişatını. Peki onları yaşamda güçlü olmaları için nasıl yetiştiriyorsunuz?Ben ve kızlar, Amazonlar gibi savaştık o süreçlerde. Artık yeterrrr!!!”BİLDİĞİM TEK ŞEY OYUNCULUK- Oyunculuk mesleğinde kendini ispat etmek ve yer edinmek mutlaka zorlu süreçler. Songül, Hayriye, Medine üçlüsünü bağırlarına bastılar. - Kirli Sepeti ülkemizdeki dizi formatını tamamen tersyüz eden bir senaryoya sahip. ‘AMAZONLAR GİBİ SAVAŞTIK’- İkizleriniz Aylin ve Leyla yaşam mücadelesinin daha başında zorlu evreleri atlatmayı başarmış bireyler. Tiyatroya ara vermedim, saat olarak daha rahat. Biraz daha rahatladım; çünkü büyüdüler; okulları, kendi sosyal yaşantıları var. Binlerce insanın motivasyonu, ilham kaynağı olmak benim için tarifsiz mutluluk ve doyum kaynağı. Toplumun her kesiminden insanın bağ kurup özdeşleşebileceği dünyalar yaratıldı. 90’LAR TABİİ Kİ- Hem 90lı yıllarda hem 2000lerin başında hem de günümüz yapımlarında rol almış biri olarak içerik, konu ve samimiyet açısından bir kıyaslama yapacak olursanız hangi dönemi öne çıkarırsınız?90ları ön plana çıkarırım çünkü 90ların sonu 2000lerin başı, içerik ve dizilerin süreleri açısından daha gerçek ve samimiydi. Bir şekilde hallettik, kolay olduğunu söyleyemem. Ancak biz burada esas aşağıdakilerin hayat mücadelelerini, dertlerini, maceralarını, aşklarını ve yukarıdakilerle iç içe geçmiş ilişkilerini izliyoruz. Bugüne kadar çoğu senaryoda yukardakilerin hikâyesi ana aks olarak akarken aşağıdakileri yan hikâye unsuru olarak izledik. Bu, onun hafızalara kazınan sayısız rolünden yalnızca biri. Yıllar içinde yaşamın içinden o kadar çok kadınla sohbet etme şansım oldu ki bu konuyla ilgili. Siz kendisiyle benzerlikler gördünüz mü?Evet kendimi bazı konularda güçlü buluyorum ama hayat bazen sizi mecbur bırakır ya güçlü olmaya o zamanlar pek hoşuma gitmiyor açıkçası. Devam etme gücümün büyük bir kısmını seyirciden alıyorum. Ayça Bingöl bugünlerde “Kirli Sepeti”nin Songül’ü olarak pazar akşamları televizyon ekranlarında karşımıza çıkıyor. Senaryoda en çok ilgimi çeken de bu konumlandırmalar oldu. Yaşadığımız ülkede her şey o kadar zor ki bazı şeylerin de kolay hallolmasını istiyorsunuz. Çoğu oyuncu birkaç sene ara verebilirdi ama siz tercih etmediniz. . Güçlü olmak bu unsurları dengede tutarak daha mümkün geliyor bana. Yaptıkça yapabilme gücünüz ve kendinize olan inancınız artıyor. Aşağıda konumlananların gözünden yukarıdakileri görüyoruz. (Gülüyor. Tabii ki bunda özel kanal sayısıyla birlikte projelerin sayısının az olmasının da etkisi vardı. Bir anlamda hayattaki figüranların başrol olduğu bir dizi. Daha az iş, daha çok aile ve çocuklar. Seyircinin bundan çok hoşlandığını düşünüyorum. Koşullara uyum sağlama becerisi yani “rezilyans”. Bu açıdan doğuştan güçlü ve dirençli olduklarını söyleyebiliriz sanırım. Ruhsal ve fiziksel olarak sağlıklı bireyler olarak devam etmelerine çok yardımcı olacaktır. - Songül çok güçlü bir kadın. Siz ne zaman Ben bu mesleği yapabiliyorum galiba dediniz kendinize?İstikrarla uzun maratonlar koşmayı başarabildiğimden sanırım. Ancak yapılan işlerin içeriklerinin de niteliklerinin de seviyesi oldukça yukarıdaydı. .